Felsefe
Düşüncelerim esas olarak Nietzsche, Baudrillard ve Foucault tarafından şekillendirildi.
Edebiyat
Vsevolod Garşin’in Sanatçılar (Художники) adlı öyküsü, onu anında en sevdiğim yazarlar arasına soktu.
Hollanda’da Rus yazarların isimleri sık sık değiştirilir — bunun tuhaf bir anti-Rus propagandasının ürünü olduğunu düşünüyorum.
Çehov, elbette, vazgeçilmezdir.
Babel ve Platonov’un eserlerine derin bir hayranlık duyuyorum. Bu ikisi, Garşin’le birlikte, Rus edebiyatındaki temel etkilerimi oluşturur — ah evet, Venedikt Yerofeyev’i de unutmamak gerek. Yani beş kişi ediyor.
Gombrowicz başka bir favorimdir; Schulz ise bana biraz daha az hitap eder.
Başka Polonyalı yazarları da inceledim ama onlar beni derinlemesine etkileyemedi.
Max Frisch’in romanlarını ve günlüklerini çok severim, özellikle Der Brandstifter (Kundakçı). Bu anlatı, ilk kez 1958’de sahnelenen Biedermann und die Brandstifter (Kundakçılar) adlı tiyatro oyununa aittir.
Milorad Pavić de bir diğer favorim — Hazar Sözlüğü beni büyülemişti. Hem erkek hem de kadın baskısını okudum!
Moby-Dick, elbette.
Son zamanlarda Sándor Csoóri’nin denemeleri ve Roberto Bolaño’nun yazılarına daldım — ChatGPT aramızda benzerlikler olduğunu söyleyince bunu büyük bir iltifat olarak kabul ettim.
John Moriarty de büyük hayranlık duyduğum bir yazar, özellikle Dreamtime adlı eseriyle.
Bu liste çok uzun görünmeyebilir ama bunun sebebi, kolay kolay yazarlardan etkilenmemem. Etkilendiğimdeyse, o yazarın tüm eserlerini okurum — yukarıda adı geçenlerin hepsini bütünüyle okudum.
Şiir
Şiirdeki başlıca etkilerim şunlardır:
- Novica Tadić
- Ottó Orbán
- Sándor Csoóri
- Yannis Ritsos
- Can Yücel
- Theodore Roethke
- Ferenc Juhász
Bu şairlerin her biri üzerimde derin bir etki bıraktı. Sayısız küçük etki daha var elbette, ama hepsini tek tek listelemek gereksiz olurdu.
Yukarıda saydıklarım benim ana çerçevemi oluşturuyor.
Daha büyük bir çerçevenin iyi ya da verimli olduğuna inanmıyorum. Benim için böyle bir çerçeve zaten mümkün olmazdı: bu eski ve sağlam çerçeve, yazdığım kitapları oluşturmam için tam da ihtiyacım olanı sundu.
Gerçekten sevdiğim kitapların çoğu o kadar yoğun ki, onları sonsuza dek okuyabilirim.
Martinus Benders, 04-03-2025