Bu yazı, Martijn Benders’in bu Hollandaca makalesine dayanmaktadır: https://martijnbenders.substack.com/p/eens-ik-schrijf-geen-liefdesgedicht
Bir Zamanlar
Edip Cansever
Çeviri: Martinus Benders
O “bir zamanlar”
sanki yüreğine yer etmiş
buğulu bir cam gibi –
hiçbir şey görünmez,
ama dışarıdan sana bakar durur.
Yokuş yukarı, yokuş aşağı,
düzlüklerde, virajlarda,
her ışık kırıntısı seni ona taşır,
savaşta unutulmuş bir bıçak gibi.
Beklemek, teselli – bir yerlerde bir silah sesi –
yakında bir tel kopar.
Durmanın sessizliği – eğer yeterse –
bırak biraz daha sürsün böyle – ne fark eder –
sonbahar bulutu göğsündeki boşluğu emsin.
“Bir zamanlar,” dedin – ama ne zaman?
Belki geride kaldı çoktan.
Yalnızlığın yağmurdan kalma acısı,
hepsi o “bir zamanlar” sözcüğünde gizli.
“Bir vakit” görürüz birbirimizi – tamam –
“Bir vakit”ti… nasıldı o? – silikleşmiş –
geri kalan günler cıvatayla çevrili,
belki hepsi o “bir zamanlar”ı besliyor hâlâ.
Artık Aşk Şiiri Yazmıyorum
Cemal Süreya
Çeviri: Martinus Benders
O’ydu — ilk bakışta tanıdım onu.
Kuşlar kadar hafifti,
bir çocuk kadar öngörülemez.
Ay ışığını geceme uzattı,
nereden uzatıyorsa o yalnız boynunu da.
Dünyanın en güzel kadınıydı o.
Saçını taradığında tarak üzerinden tüm Balkanları geçerdi.
Şöyle otursa… ama hayır, hiç oturmazdı.
Kanlı bir kadındı, atlarla dolu bir rüzgâr.
Sürekli düşünüyordum, ne yaşanabilir onunla?
En güzel yanı ne miydi? Elbette ağzı.
Tüm öpücük türlerinin hassasiyetlerine uygun
bir Alhambra’ydı o
çarşafların uçsuz bucaksız denizinde.
Gelir giderdi, ağzı yaşamla doluydu.
Ah, ve şimdi gözlerim
ağlamaya koyuldu.
Üzerimde bir kadın fanilası.
Günün maviliği ondan kalan.
Gecenin horozu — o da ondan.
*
Bu biraz da bir akşam projesi, çünkü gün boyunca kendi şiirlerimi çevirmeye adadım kendimi. Eğer işler yolunda giderse, yarın Willem’in İngilizce versiyonu hazır olacak ve böylece bu şiir kitabını üç dilde öyle bir çevirmiş olacağım ki,
eminim ki Hollandaca versiyonu en zayıf olacak.
İşte tam da amaç bu zaten.
Saygılarımla,
Martinus Benders