Sanki gerçeklik bir tür futbol maçıymış gibi
“Antifa” denen gruptan oldukça nefret ediyorum. Az önce Threads’te, SS yazılı bir tişört giydiği için birkaç beyaz adam tarafından dövülen renkli bir adamın videosu paylaşıldı. Bu, adama şiddet uygulamak için yeterli bir sebepmiş gibi sunulmuş — oysa ki biraz araştırılınca tişörtün bir motosikletçi dükkanına ait olduğu anlaşılıyor. Asıl saçmalık şu ki, bu linç güruhu kendilerine Jello Biafra’nın bir sözünü dayanak yapma cüretini gösteriyor (“Nazi punks fuck off”), oysa Biafra açıkça şöyle yazar:
“On kişi bir adama saldırıyor, ne cesaret.
Birbirinize saldırdığınızda, polis devleti kazanır.”
ve
“Asıl Naziler okullarınızı yöneten öğretmenler, iş insanları ve polislerdir.”
Ama bu, bir yaşlı adamı dövebilmeyi kendini punk zannetmek için yeterli gören linççilerin aptallığını değiştirmiyor. Evet, kafasına şişe fırlatılan Thierry Baudet gibi figürler konusunda da pek sempatim yok.
Bunun en büyük nedeni, zaten uzun zamandır faşist bir sistemin içinde yaşadığımıza inanmam. Bu sistem bu tür kuklaları korkuluk gibi kullanıyor. Dolayısıyla bu oyuna gelmek ağır bir saflık. Ama bu tür insanlar genellikle hâlâ “Özgür Batı” dediğimiz bir yerde yaşadığımızı zannediyor ve bu özgürlüğün bu kuklalar tarafından tehdit edildiğine inanıyor. Ne gariptir ki, bu “özgür Batı” komşu ülkelere savaş ilanı bile etmeden bomba yağdırırken ağızlarını bile açmıyorlar.
Yani siyasi olarak hiçbir kategoriye tam olarak uymuyorum. Libertaryanlara da pek yakışmıyorum — ama bunda da bir sıkıntı görmüyorum. Sol-sağ diye bir şey, kısıtlı akılların uydurduğu bir zırvalık bana göre. Sanki gerçeklik bir tür futbol maçıymış gibi.
Bu, televizyonda soykırımı savunan geri zekâlıların suratlarındaki hava: Her şey bir maç, o da kendi takımını seçmiş.
Eğer sadece kendi çete rengin için empati duyabiliyorsan, nedir bu senin hâlin? Bana sorarsan zihinsel engellilik — hatta bunu bile nazikçe söylüyorum.
Bu arada benzodiazepinlerle kafası hasar görmüş Jordan Peterson da yine ortaya çıktı. Bu sefer bize odamızı toplamamızı söyleyen videolarla değil, ateistlere karşı “büyük” bir tartışma ile. Böylece yalnızca laf cambazlığı yaparak neocon gündemini millete dayatabileceğini gösterme çabasında — ancak:
(Hopefully timestamp çalışır: başlatma zamanı 1.00:34)
Çünkü işin aslı orada ortaya çıkıyor: Bir soykırım, savaşın doğal bir parçasıdır efendim, diyor Bay Peterson. Demek ki savaş sadece askerler arasında geçen bir çatışma değilmiş, bebekleri bombalamak da bu işin doğasında varmış. Bu, Tanrı’nın bize İncil aracılığıyla anlatmak istediği şeymiş.
Peki neden bu delice dindar saçmalık bu kadar ön planda? Ortada açık bir niyet var: Saf semantik takıntılarla, inancının yirmi genç aydına karşı bile ayakta kalabileceğini göstermek. Yeni mühtedi Hirsi Ali ile birlikte neoconlar yeniden ipleri eline almış durumda, Antifa ise bir motosikletçiyi dövmekle meşgul. Bu tür bir çerçeveyle, gerçek bir tartışma umudu bile, ancak bir deli düşü olabilir.
Neyse, kendi video klibime dönersek… İşin en sıkıcı kısmı — her şeyi 4K’ya çevirmek — bitti. Şimdi sırada montaj ve altyazı var.
Selamlarımla,
Martinus Benders, 29-05-2025